KAMUOYUNA AÇIKLAMA

Son günlerde bazı yayın organlarında ve sosyal medyada, Trakya Üniversitesi’nde gerçekleştirilen rutin Sayıştay Denetlemesi ile ilgili bilgilerin çarpıtılarak haber haline getirildiği ve gerçeği yansıtmayan, asılsız bazı iddialarla üniversitenin imajına zarar verilmeye çalışıldığı gözlemlenmektedir.

Her yıl olduğu gibi, “Trakya Üniversitesi Döner Sermaye İşletmesi 2017 Yılı Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu”, kısa süre önce Sayıştay’ın web sitesinde, şeffaf bir şekilde yayınlanmıştır. Sayıştay tarafından, raporda yer alan “Trakya Üniversitesi Döner Sermaye İşletmesi” ne ait dört ana bulgu üzerinden, denetimle ilgili eleştiriler yapılmış ve üniversitemizden savunma istenmiştir.
Söz konusu bulgular tek tek değerlendirilecek olursa...
Raporda yer alan “Bulgu 4”, genel öneri şeklinde olup, nihai raporda bu bulguya yer verilmemiştir.

“Bulgu 2” ve “Bulgu 3” başlıklarında belirtilen ve “Döner Sermayenin Uygunsuz Dağıtımı” olarak gündeme getirilen bölüm, nihai raporda “Bulguya konu husus, diğer üniversitelerde de yaygın şekilde bulunduğundan, önemine istinaden denetim raporuna alınmıştır.” ve “Sorunun ortadan kalkabilmesi için ikincil mevzuatta düzenleme yapılması gerekmektedir.” ifadeleriyle açıklanmıştır. Söz konusu bulgular, bir suçlama veya cezai bir durum olarak tanımlanmamıştır. Bu durum raporun sonunda, “Denetim görüşünü etkilemeyen tespit ve değerlendirmeler” başlığında verilmiştir.
Sonuç olarak, Sayıştay raporunda da vurgulandığı üzere, pek çok üniversitede benzer bir durum söz konusudur ve bu durum, döner sermaye hak edişinin denge tazminatı karşılığı olan kısmından, gelir vergisi mi yoksa damga vergisi mi kesilmesi gerektiği konusundaki mevzuat belirsizliğinden kaynaklanmaktadır. Döner sermaye dağıtımında eksik veya fazla dağıtım gibi bir durum söz konusu olmadığı gibi kamu zararına neden olan bir durum da söz konusu değildir.

“Bulgu 1”de belirtilen ve “Üniversitede 6 milyon liralık kayıp!” şeklinde kamuoyuna yansıtılan duruma karşılık üniversitemizin ayrıntılı yanıtı ise Sayıştay raporunda yer almaktadır. Haber ve paylaşımlara konu olan tıbbi malzemeler kayıp değildir, kliniklerin kullanımına sunulmak üzere ana depodan cep depolara aktarılmıştır. Bu durum, ana ve cep depolar arasındaki entegrasyon süreçlerinden kaynaklanmış ve Sayıştay denetiminden önce üniversitemizin iç denetimleri sırasında tespit edilmiştir. Trakya Üniversitesi Yönetimi, yıllardır bu şekilde süregelen uygulamanın sağlıklı bir şekilde çözüme kavuşturulması için, cep depoların kaldırılarak tek bir ana depo üzerinden kayıtların ve malzeme çıkışının sağlanması amacıyla bir planlama yapmıştır. Ancak hastanemizde devam eden geniş çaplı yenileme çalışmaları nedeniyle, bu plan henüz uygulamaya konulmamıştır. Bu konudaki karışıklığın, “tek bir medikal ambar veya market depo üzerinden doğrudan hasta üzerine düşülmesi” yöntemiyle sona ereceği görüşü, Sayıştay denetçileri tarafından da makul görülmüştür. 
Sonuç olarak, bazı haberler ve sosyal medya paylaşımlarında ifade edildiği gibi, üniversitemizde 6 milyonluk bir tıbbi malzeme kaybı söz konusu değildir. Kurumumuza ait olan bu malzemeler, kliniklerin kullanımı amacıyla yine kurumumuza ait olan cep depolarda bulunmaktadır. Ortaya koyduğumuz çözüm, Sayıştay denetçileri tarafından da makul bir çözüm olarak kabul edilmiştir. Yıllardır aynı şekilde süregelen bu karışıklık, Trakya Üniversitesi Yönetimi’nin girişimleriyle, tek bir medikal ambar veya market depo ile kısa sürede ortadan kaldırılacaktır. 
Sayıştay raporunda yer alan bilgilerin kamuoyuna çarpıtılarak aksettirilmesi nedeniyle ortaya çıkan yanlış anlaşılmaların giderilmesi ve kamuoyunun şeffaf, doğru bir şekilde bilgilendirilmesi amacıyla bu açıklamanın yapılması uygun görülmüştür.

Trakya Üniversitesi, kuruma zarar veren art niyetli haber ve sosyal medya paylaşımları konusunda her türlü yasal hakkını saklı tutmaktadır.

Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunulur.

Trakya Üniversitesi Rektörlüğü
Bu içerik 18.10.2018 tarihinde yayınlandı ve toplam 3871 kez okundu.